Ak Parti Gaziemir Belediye Başkan Aday Adayı Mustafa Sevinç, 15 yıldır yerel iktidarı elinde bulunduran CHP’li Gaziemir belediye başkanlarını beceriksiz bulduğunu ifade etti. Sevinç “Gaziemir’in başta trafik, kentsel dönüşüm ve alt yapı sorunlarını 15 yıldır çözemeyen bu beceriksiz, vizyonsuz yönetimin değiştirilmesi icap eder” dedi.

     31 Mart 2024 yerel seçimlerine sayılı günler kala siyasi partilerde adaylaştırma süreçleri hız kazandı.

      Ak Parti’nin Gaziemir Belediye Başkan Adayı olmak için yarışan aday adaylarından Mustafa Sevinç Yerel Haberci’ye verdiği röportajda önemli açıklamalarda bulundu. Yerel Haberci İmtiyaz Sahibi Türker Küpcük’ün sorularını yanıtlayan Mustafa Sevinç üç dönemdir belediye yönetimini elinde bulunduran CHP’li belediye başkanlarının Gaziemir’in temel sorunlarını çözmede yetersiz bulduğunu ve hiç vizyon projeyi de ortaya koyamadıklarını iddia etti.

     Ak Parti Gaziemir Belediye Başkan Aday Adayı Mustafa Sevinç sorulara verdiği yanıtlar ise şöyle;

--Niçin belediye başkan adayı olmak, Gaziemir’i yönetmek istiyorsunuz?

--Herkesin bir hayali vardır. Benimde hayalim belediye başkanı olarak Gaziemir’e hizmet etme hayalim var. Türkiye Cumhuriyeti yeni kurulmadı ki, Gaziemir’in halen en temel sorunları dahi çözülebilmiş değil. Bugün halen yolların bozukluğunu, kaldırımları, trafiği konuşuyoruz. Depreme dayanıksız yapıları konuşuyoruz. Bunları görmekten büyük üzüntü duyuyorum. Gaziemir’i yöneten, yönetmekte olan beceriksiz, vizyonsuz CHP’li belediye başkanlarını görünce belediye başkan adayı olmak için yola çıktım.

--Gaziemir’i yöneten CHP’li belediye başkanlarını beceriksiz ve vizyonsuz olmakla suçluyorsunuz ancak bir gerçek var ki, son 3 dönemdir CHP açık ara seçim kazanıyor. Ak Parti’de son üç dönmedir seçimde açık ara ikinci parti olarak geride bitiriyor. Özeleştiri yapacak olursanız Ak Parti neden üç seçimdir seçimden başarısız çıkıyor?

--Evet Gaziemir’de son üç dönemdir seçimleri CHP’li adaylar kazanıyor ve bu bir gerçek.

   CHP’de (önceki) iki dönem belediye başkanlığı yapan Halil İbrahim Şenol başarısız bulunduğu için partisi tarafından bir daha aday gösterilmedi. Yerine Halil Arda’yı CHP aday yaptı. Gaziemirliler ‘madem aday değiştirildi yeni isim, yeni kan’ diyerek ‘bir şeyler artık değişir’ umuduyla bir beş yıl daha CHP’li adaya yöneldi. Ancak sonuç ortada!

     Halil Arda’nın son beş yılık yönetimi de görüldü ki kötü bir yönetim.

     15 yıldır CHP’li belediye başkanlarının yönettiği Gaziemir’de hiçbir temel sorunu çözemedi.

     Gaziemir’in başta trafik sorunu olmak üzere, kentsel dönüşüm sorununu, imar plan sorunlarını, alt yapı sorunlarını çözemeyen bu beceriksiz, vizyonsuz yönetimin artık değişmesi icap eder.

     Ak Parti olarak bu seçimlerden neden başarısız çıktığını biliyor ve buna göre hareket ediyor. Ak Parti olarak elbette bizimde hatalarımız olmuştur. Ak Parti olarak Gaziemir seçmenin iradesine de saygı duyuyoruz. Her yeni seçim dönemi kendimiz yenileyerek, farklı farklı projelerle vatandaşlarımızın karşısına çıkıyoruz. Bu dönemde Allah nasip ederse bu sefer aziz vatandaşlarımız (CHP) yeni aday dahi gösterseler ‘hadi bir beş sene daha olsun’ anlayışını gütmeyecek bu sefer hizmet siyasetine oy vereceğine inanıyorum.

--31 Mart 2024 yerel seçimlerinde nasıl bir strateji izlemeli ki Ak Parti Gaziemir’de 2009’da kaybettiği yerel iktidarı yeniden kazanabilsin?

--Ak Parti her seçimden ders çıkararak geldi. Ak Parti’nin bu seçimde izleyeceği strateji bana göre halkın içinde olan, halkın bütün dertlerine değinmiş, derman olmak için mücadele etmiş aday adaylarından birisini çıkaracak. Önemli olan burada vatandaşa dokunabilen, vatandaşların dertlerine değinmiş mi, derman olabilmek adına mücadele etmiş mi, etmemiş mi? Etmiş olan kişilerle yürüyeceğiz. Ve biz bunca zamandır da halkın içerisindeyiz.

--Ak Parti aday adayı olarak parti tarafından adaylaştırıldığınız ve seçime girdiniz; Gaziemir için neler düşünüyorsunuz, projeleriniz neler?

--Aday adaylığımızı duyurmak adına projelerimizi duyurmak adına bir broşür bastırdık. Broşürümüz 8 yaprak sekiz sayfadan oluştu. Eğer ben düşüncelerimizin tamamını yazmaya kalksak inanın bir ansiklopedi oluşurdu. Ve ben ilk aday adaylık broşürümü gerekçeli aday adaylığı olarak hazırladık sosyal medyamızda da paylaştık. Ne yazmışız?!; Gaziemir’in en önemli kanayan yarası trafik. Sarnıç-Kısık Orman Yolu, (bu yol belediye otobüsleri tarafından da kullanılan, hiçbir güvenlik önlemi olmayan, kaldırımı dahi bulunmayan geceleri de çok tehlikeli bir yol), Gaziemir’in mezarlık sorunundan bahsettik. (Mezarlık sorunu da Gaziemir’in kanayan bir yarası. Gaziemirli, Gaziemir’de defnolmuyor.) Kapalı pazaryerleri: Bütün vatandaşlarımız (Sarnıç ve diğer bölgelerde) kapalı pazaryeri olmadığı için vatandaşlarımız yağmur yağdığında sular içinde Pazar ihtiyacını gidermeye çalışıyorlar. Ben buradan mevcut belediye başkanını yağmur yağdığında bu pazaryerlerinden birlikte alışverişe davet ediyorum. Aktepe-Emrez Kentsel Dönüşüm; Gaziemir’in kanayan bir başka yarası. Baktığınız zaman Sarnıç’ın büyük bir sorunu vardı; 2B’de kalan araziler ve bunların tapuları. Çok şükür şu an tapular kademe kademe veriliyor. Ama (vatandaşın) tapu derdi bitti, şimdi de ‘yeşil alan’ derdi başladı. Buradan mevcut belediye başkanına sesleniyorum bu tapular verilmeye bu tapular dağıtılmadan önce siz bu yeşil alanda kalan yerleri biliyordunuz. Bunları neden vatandaşlara açıklamadınız. Açıklamadığınız gibi bu tapu sorununu siyasi malzemesi olarak kendilerine kullanmaya tercih ettiler. Sarnıç imar düzenlemeleri; Mesela burası çok önemli. Sarnıç’ta ortalama iki yüz, iki yüz elli metrekare bandına arsalar var. Bu iki yüz, iki yüz elli metrekarelik arsalarda vatandaşlarımızın 100,120 metrekare tabana oturumu olan (kitleye sahip), kimisinin iki, kimisinin üç yada dört dairesi var. Bugün imar durumuna baktığınız zaman, deprem yönetmeliğine uygun inşaat çıkaracağınız zaman vatandaşın üç, dört dairesi uçup gidiyor. Neden; imar durumu 0.40 taban oturumu ve zemin artı bir kat. İki yüz metrekareyi hesapladığınızda 80 metrekare zemin oturumu yapmak zorunda ve zemin artı bir kat! İki daire çıkıyor. Bunu müteahhitte vermeye kalktığında (müteahhit zaten yapmaz) bir tane daire verir onu da zeminden verir. Üzerine de para alır. Ne oldu şimdi?! Vatandaşın üç, dört dairesi çöp oldu gitti. Bende diyorum ki bu vatandaşlara artık dokunalım. (--Çözümüz ?) Emsal arttırmak. Bu ‘yeşil alan’ problemlerini çözmek ve Sarnıç’ta imar revziyon planlaması yapılması gerekiyor. Ve burada özellikle de otobüs güzergahlarının geçtiği caddelerde bitişik nizam (B) olmasını sağlamalı. Neden?; Sarnıç’taki dükkanlara baktığınızda hepsi küçük dükkanlar. Böyle onunca da buraya marka gelmiyor. Banka gelmiyor! Bitişik nizamda olduğu zaman her bir dükkanın genişliği 200 metrekare seviyelerine gelecek. O zaman Sarnıç’a bu dükkanlar sayesinde markada gelecek bankada! Bunun yanında Dokuz Eylül (mahallesi) düzenlemeleri ona keza! Sarnıç, Aktepe, Beyaz Evler, Evka 7 buralara baktığımızda vatandaşlarımızın sevdikleriyle oturacağı, sohbet edeceği, çay içebileceği bir çay bahçesi dahi yok. Gaziemir şahin tepesi, Sarnıç seyir terası ve Sarnıç Gölet. Buralar perişan ve pislik içerisinde! Buralara ne yapmamız lazım?! Gelir getirecek, sosyal projeler inşa etmemiz lazım. (--Peki böyle bir projeniz var mı?) Var. Sarnıç Gölet ile ilgili projemizi sosyal medyamızdan paylaştık. Burada tamamen kıl çadırlardan oluşacak Obakent Projesi düşünüyorum. Hepimiz yörüğüz. Atalarımız bu kerpiç evlerden önce kıl çadırlarında kalıyordu. Biz orada tarihi yaşatacak proje gerçekleştireceğiz. İçinde sobası olan, yastıkları olan otantik döşenmiş kıl çadırlardan oluşan bir Obakent. Obakent’in içinde de organik ürünlerin satıldığı, yufkaların pişirildiği, yöresel kıyafetlerin satıldığı stantlar bulunacak. Buradan da bir gelir elde edilecek. Boş, boş pislik içinde duracağına burada hem bir sosyal alan oluşturalım. Bu Sarnıç seyir terası içinde geçerli, Gaziemir şahin tepesi içinde, Evka 7 içinde, Aktepe, Beyazevler içinde geçerli. Burada (Obakentte) tarihi yaşatırsın, oralarda da günümüzü yaşatırsın. Bu projeler hem belediyenin kasasına gelir getirir, hem de burada çalışacak kişiler lazım olmasından dolayı da istihdam yaratır. Mesela Obakent projesini konuşuyorduk, buradan elde edeceğim gelirle de; 16 mahallemizden ayrı ayrı iki otobüs, toplamında 35 otobüs, (kimi mahallerinde nüfusa göre bira fazla olabilir) her ay 1400 kişiyi tura göndereceğim. Tarihi yaşatarak projeden kazandığımız parayı yine tarihimizi yaşatmak adına milletimize harcayacağız. Gaziemirli vatandaşlarımızı Türklerin Anadolu’ya taşıyan Süleyman Şah’ın oğlu Ertuğrul’un kabrini ziyaret için Söğüt’e, (geçmişte) padişahlarımızın bulunduğu Bursa’ya,İstnabul’a, Şehitlerimizin bulunduğu Çanakkale’ye; Türkiye Cumhuriyetimizin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Anıtkabir’i ziyaret için Ankara’ya götüreceğiz. Bunun finansını Obakent  projesinden sağlayacağız.

    İzmir’in hiçbir yerinde uçakların inişini, kalkışını görebileceğiniz Sarnıç seyir terasından, Gaziemir Şahin tepesinden başka bir yer bulamazsınız. Ne yapacağız buralara belediyenin işleteceği çay bahçeleri, restoranlar yapacağız. Buraları da belediyeye gelir sağlayacak projelerden biri olacak. Bu açıkladığım projelerde de yaklaşık 90 kişi iş çalışır ve istihdama katkı sağlar. Koskoca İzmir’e (Büyükşehir’e) bir serzenişte bulunmak istiyorum. Yaz geldiğinde koskoca İzmir’de adrenali yüksek bir tane aqua park (su parkı) yok. Adrenali yüksek tek aqua park ise Aydın sınırları içinde Kuşadası’ndaki aqua park! Oysa bu projenin ciddi anlamda geliri ve istihdamı var. İşte bunun için Gaziemir’i öneriyoruz. Bu projeyi Beyazevler’e, Evka 7’ye yada Aktepe’den birine düşünüyoruz. Şu an (buna uygu)n Beyazevler’in üstünde 117 dönümlük hazine arazinin var olduğunu biliyorum. Otoban kenarında bulunması, kod farkı da ayrı bir avantaj.

--Düşündüğünüz turizme yönelik projelere ulaşmak içinde ulaşım, trafik önemli. Biliyorsunuz buün Gaziemir’in en önemli sorunlarının başında trafik sorunu gelmekte. Bu trafik sorunuyla ilgili çözümleriniz neler?

--2021 yılından beri Gaziemir’in sorunlarını sosyal medyamdan dile getiriyorum. Bundan önceki yönetim o Opitimum AVM’yi oraya koyarken Gaziemir’in trafiğini kilitleyeceğini bilmiyor muydu? Biliyorsa da işine mi gelmiyordu? Gaziemir trafiği o avm yüzünden felç noktasına geldi. Bu yüzden vatandaşlarımız evden işe giderken bir saat önce yola çıkmak zorunda kalıyor. Evine dönerken de bir saat evine geç dönüyor. Trafik sıkışıklığı ekstra zaman, araçlar ekstra yakıt harcarken havada da ekstra çevre kirliliği meydana geliyor. Bunun yanında o trafik sıkışıklığı vatandaşlarımızı psikolojik yönden etkiliyor. Çözümü; Torbalı ve Menderes’ten gelen trafik bizim Gaziemir’i güzergah olarak kullanıyor. Bu trafiği Gaziemir’in ortasından almak gerekiyor. Bu trafiği, alternatif bir yolla çevre yoluna bağlamamız lazım.

--Trafik sorunun yanında bir diğer sorunda bir türlü istenilen düzeyde ilerlemeyen Aktepe-EMrez Kentsel Dönüşüm Projesi. Bu projenin hızlanması ve gerçekleşmesi için ne yapacaksınız?

--İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin (bölgede) çıkarmış olduğu ihaleden bir daireyi satın almak için başvuranlardan biriyim. İZBETON tarafından verilen bir ihale ve buna bağlı bir kooperatiften daire almak için başvurdum. Ödemelerini kısmen yaptık. Ama baktık ki hiçbir şekilde (inşaatlarda) bir ilerleme yok. O zaman CHP genel başkanı Kılıçdaroğlu geldi temel attı ve öyle kaldı. Daha sonrasında bana bir tebligat geldi. Bu tebligatı da isteyen olursa bir örneğini kendisine veririm. Bu tebligatta şu ifadeler yer alıyor; “Gaziemir Belediyesi’nin bize yeri geç teslim etmesinden dolayı projemizde bir gecikme olmuştur”! Ama mesela biz daire almış olduğumuz kooperatifle yapılan sözleşmeye göre yeri geldiğinde enflasyon farkı ödeyeceğiz. Şimdi altı, yedi aylık bir gecikme belediyenin bir suçunu (yer teslimi etmeyen belediyenin gecikmesini) vatandaşlar ödeyecek! Bunlar kentsel dönüşüm işinin daha ‘i’sini dahi bilmyorlar. Bir kentsel dönüşüm yapıyorlar, müteahhide yeri teslim etmiyorlar. Bir de orada pazaryeri var. Ruhsatını kesmişsin ama! Madem ruhsatını kestin yer teslimini de yapacaksın. Adamda orada süratle işini yapacak. (--Siz belediye başkanı olursanız orada ne yapacaksınız?) Öncelikle resmi işlem, prosedür ne ise bunu süratle yerine getireceğiz. Yani vatandaşımızın karşısına resmi işlerlerle ilgili belediye işeriyle ilgili bir sorun çıkartılmayacak. Sorun varsa ortadan kaldırılacak. Bunlar yapılınca da vatandaşlarımız istediği müteahhit firmaya yerlerini kat karşılığı verip yaptırabilir.

--Gaziemir bir yerde de emekli kenti. Doğal olarak temel sosyal ihtiyaçlar ortaya çıkıyor. Aile çay bahçesi gibi. Böyle yerler olmadığı gibi vatandaşlar meydanları özellikle yaz akşamları fiili çay bahçesine döndürüyor. Gaziemir belediye başkanı olursanız bu tür ihtiyaçları nasıl karşılayacaksınız?

--Sarnıç’ta yan yana olan belediyenin üç tane kır bahçesi, düğün salonu vardı. Burayı bile verdiler. Bunlara sorduğunuzda ne derler ‘biz taşerona karşıyız!’, ‘Biz özelleştirmeye karşıyız!”, “Biz işçinin yanındayız!” derler. Adamın oğlu evlenecek düğün salonuyla başlıyor dert. Dünyanın parası. Senin elinde üç tane kır bahçen vardı bunu niye veriyorsun hemşerim! Bunu niye özelleştiriyorsun? Senin derdin vatandaşa hizmet mi, yoksa vatandaşa zillet mi? Ne yapmak istiyorsun sen? O konuda da sınıfta kaldı! Gaziemir meydanını yapmaya kalktı! Allahtan bir projenin elinden tuttu bir şeyler yapmaya çalıştı ama onu da elini yüzüne gözüne bulaştırdı! Vatandaşlar ne zaman meydana atar kendini, yazın değil mi?! Bu ne yaptı milletin yazını, kışa çevirdi. Kışın yapmak dururken o meydanı sen niye yazın yapıyorsun ki? Yazın ortasında meydanı kazdın milleti, esnafı perişan ettin, toz içinde bıraktın orada. Eski meydan bundan daha güzeldi. Hem para harca hem de meydanı rezil et! Böyle bir anlayış olabilir mi? (--Şimdide Sarnıç meydanına başladılar) 5 yıl boyunca duracak, cırcır böceği gibi saz çalacak, yatacaksın. 5 yıl sonra meydana çıkıp göstermelik temeller atacaksın. Bu millet bunu yer mi ya?! Bu milleti bu kadar saf yerine mi koyuyorsun. Ne yaptılar biliyor musunuz, Sarnıç Cumhuriyet Meydanı’nın göbeğini kazdılar temel için! Olağanüstü şartlarda toplanma merkezi olacak bir yeri olacak yeri kazdılar. Ne zaman biter? Allah korusun aday olurda seçimi kazanırsa millet yandı! O çukurun içine yağmur yağar sular dolar, yarın birileri içine bile kazaen düşebilir. Yapmazlar yani bunlar. (Çünkü) Aynası iştir kişinin, lafına bakılmaz! Bu zamana kadar ne yaptın ki senin lafına bakılacak! Sayın Halil Arda ‘Porta kafe’ de, ‘Porta kafe!’ diyor, başka şey demiyor. Akşam  , ‘Porta kafe’ , sabah , ‘Porta kafe’ diyor, başka hiçbir şey yok! Ama ne kadar üzücü bir durum ki onu da beceremiyor! Niye diyeceksiniz, biliyorsunuz eski Tansaş’ın arkasında eskiden Sezai Esen tarafından işletilen çay bahçesi vardı. Kulakları çınlasın o kişi tarafından 8, 10 kişi çalıştırılıyordu. Bir istihadam sağlıyordu yani. Armutları, sandalyeleri, masalarıyla o alanı kaplıyordu. Vatandaşta memnundu. Daha sonra burayı belediye geri aldı. Şimdi özel sektörde iken dışarıda masalar sandalyeler olurken, belediye işletmesi iken neden olmuyor? Bütün milletli beton yığının içine kapalı alanının içine sokuyorlar. Dışarıda, çimlerde oturmak yok. Eskiden insanlar bir masada iki kişi on tane çay içiyordu. Şimdi oturan iki kişi iki çay içtikten sonra biri diğerinin gözüne bakıyor kim iki çay daha gidip alacak diye! Çünkü self servis. Bu Porta kafelerde üç tane personel çalıştırıyor. Bu üç personelinde sabahtan akşama canı çıkıyor! Hemşerim on- on beş tane daha al personel, at dışarıya masaları, sandalyeleri bir (bardak) çay satacağına 10 tane çay sat. 40 kişide bu kafelerde çalışarak evine ekmek götürür. Bunlar hem işletmeyi bilmiyorlar, hem istihdam yaratmayı hem de para kazanmayı bilmiyorlar!

--Bildiğiniz gibi belediye başkanının son beş yılda yaptığım projeler dediği işte eski binasının yapılıp yerine yeniden yapıldığı Porta kafeler, Gaziemir Atatürk Kültür Merkezi’nin tadilatı, gençlik merkezinin yapımını sayıyor, bir de şimdi yapacağım dediği eski Tansaş binasının sonrasında Migros olarak hizmet veren yeri yıktı ve buraya da kültür merkezi yapacağını söylüyor, ne diyorsunuz? Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

--Bunu tamamen bilgisizlik, hesap-kitap bilmezlik olarak görüyor ve değerlendiriyorum. Anladığım kadarıyla onların iki çarpı ikisi dört değil! Eskiden orası Tansaş’tı, sonra Migros oldu. Buranın belediyeye getirdiği yıllık bir kira getirisi vardı. Bugünkü fiyatlara göre milyonlarca lira yıllık getirisi vardı. Milyonlarca lira belediyenin kasasına getiren bir yeri yıktı. Eski binayı şu an yerine yapmaya kalksak 100 milyon lira para harcamamız lazım. Şimdi 100 milyon liralık bir değeri sıfırladı. Önündeki bin metrekarelik otoparkı da (etrafı çevirerek) kapattı. Şimdi yeni yapacağım dediği sanat merkezinin tahmini 300 milyon lira bir de maliyeti var. (--Belediyede var mı öyle bir para?) Öyle bir para olduğunu zannetmiyorum. Çünkü ağlıyorlar ‘para yok, para yok’ diye! Şimdi 300 milyarlık maliyeti olan bir proje için kasada da para yoksa; (--Büyükşehir yapacak diyorlar. Ama ben Büyükşehir’inde öyle bir harcama yapacağına inanmıyorum) Kim yapıyor dense densin, Büyükşehir’in parası da (vatandaş olarak) benim param değil mi? Hepimizin parası! Ne oldu para yoksa 300 milyon lira kredi çek, bu zamanda kredi maliyetleri belli, ne yaptı üç katı 900 milyon, yani bir milyar, eski para birimiyle 1 katrilyon. Peki bu sanat merkezinde ne yapılacak? Ben size söyleyeyim mi Gaziemir AKM gibi, ki Atatürk Kültür Merkezi, benim için de önemli ve gerekli ama bunlar baktığınız zaman Gaziemir’de Cumhuriyet Semt Evleri seçim ofisi gibi kullanıyor bana göre. Ne oldu boş. Bu boş kalan binaların yanında bir bina daha inşa et. Şimdi dolmayacak o sanat merkezi. İçerisinde ne olacak sabahtan akşama kadar birbirlerine çay söyleyecekler. Şimdi (öncesinde) ne vardı? Gelir vardı. Neye çevirmiş oldular? Gidere çevirmiş oldular. Peki burada giden para kimin parası? Milletin parası. Kime zarar verdiler? Millete zarar verdiler. İşte bunların belediyecilik anlayışı da bu kadar! İşte gelir varken, gidere çevirirler sonrada ‘işte bize devlet para vermiyor’ diye bir bahanenin arkasına sığınırlar.

-- Sayın Sevinç son olarak Gaziemirlilere mesajınız nelerdir?

 --Gaziemirli hemşerilerimize şunu özellikle söylemek istiyorum. Öğrencisi olan velilerimiz için 2009 yılından bugüne kadar mevcut yönetiminde övünmüş olduğu GAZİGEM projesi bizzat benim projemdir. Bu projemde aslına uygun bir şekilde inşa edilemedi. Bu projenin aslını sosyal medyamda anlattım. Bu projeyi aslına uygun bir şekilde biz hayata geçireceğiz.

     Ben Mustafa Sevinç olarak; Üç beş soysuzun ardında zaarlık yapamam. Hele hak namına haksızlığa ölsem tapamam. Doğduğumdan beri aşığım istiklale, bana hiç tasmalık etmiş değil altın lale! Yumuşak başlıysam kim dedi uysal koyunum! Kesilir belki başım, fakat çekmeye gelmez boynum! Kanayan bir yara gördüm mü yanar ciğerim. Onu dindirmek için kamçıda yerim, çiftede yerim! Adam, aldırmada geç git diyemem. Aldırırım. Çiğnerim, çiğnenirim amma Hak-kı tutar kaldırırım! Zalime gelince, zalimin hasmıyım! Amma severim siz gibi masumu!