Yaptığı başarılı etkinliklerle Gaziemir’in kültürel, sosyal ve sanatsal yaşamına olumlu katkı sağlayan Seydiköylüler Derneği’nin başkanı Hakan Süvari ile bir röportaj gerçekleştirdik. Başkan Süvari sivil toplum alanındaki çalışmalar hakkında bilgi verirken spor ve siyasi alandaki çalışmalarında da söz etti.

     1923, 2023. Milli Kurtuluş Savaşı sonrası Yunanistan ile Türkiye devletleri arasında imzalanan Nüfus Mübadelesi (Değişimi) anlaşması ile ‘suyun öteki yakası ile suyun bu yakasındaki’ insanlar yüz yıllarca yaşadıkları topraklardan diğer topraklara göç ettiler.

     Osmanlı Devleti’nin Balkanlarda ilerleyişi ile birlikte Anadolu’dan yerleşik ailelerin bir bölümü de buraya yerleştirildiler. Buraya yerleşen Türkler, 19. Yüz yılın sonuna kadar yerel halkla iç içe yüzyıllar boyunca barış içinde yaşadılar. Ancak Balkanlarda başlayan milliyetçilik akımı ve sonrasında bağımsızlık ve kendi devletlerini kurulması süreci ile birlikte Osmanlı Devleti’nin Balkanlardaki hakimiyetini ve nüfuzunu olumsuz yönde etkiledi. Birinci Dünya Savaşı ve sonrası işgal altına alınarak tarih sahnesinden çekilen Osmanlı Devleti’nde yaşayan Anadolu halkı, Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde yıkılan bir imparatorluğun enkazından yeni bir Türk Devleti kurmayı başardı. 3,5 yıl süren Milli Kurtuluş Mücadelesi sonrasında Birinci Dünya Savaşı’nın galip devletleri işgal ettikleri Anadolu topraklarının da mağlup devletleri sıfatıyla Türkiye Devleti ile Lozan Barış Anlaşması imzalamak zorunda kaldı. Savaşın mağlup devletlerinden Yunanistan; gerek işgal yıllarında başta İzmir ve çevresi olmak üzere Anadolu illerine göç ettirdiği vatandaşlarını gerekse geçmişte Anadolu yaşayan Rum asıllı vatandaşlarını savaş sonrası dönemde can emniyetini sağlama adına nüfus değişimi yapılmasını istiyordu. Yunanistan’ın bu talebine İngilizlerde sıcak bakarak destek veriyordu. Yeni Türkiye Devleti’nin Meclis Başkanı sıfatıyla Mustafa Kemal, savaş yıllarında halka eziyet etmemiş ve bir suça karışmamış Rum, Ermeni ve Musevi vatandaşların can ve mal güvenliğinin güvence altında tutulacağı garantisini vermekteydi. Ancak Yunanistan’ın ısrarı karşısında Nüfus Mübadelesi önerisi Türkiye Devleti’nce de kabul edildi. 1923 yılından itibaren 1926 yılına kadar resmi kayıtlara göre Anadolu’da yaşayan ve 1 milyon  200 bin Rum Yunanistan’a, Yunanistan’da yaşayan 429 bin 647 Türk Anadolu’ya göç etti.

     Türkiye’ye göç eden Türkler Anadolu’nun tüm şehirlerinde iskan edildiler. İzmir’de iskana tabi tutulan 31 bin 502 Türk şehrin çeşitli kasabalarına yerleştirildiler. Bu kasabalardan biri de Seydiköy kasabası idi. Osmanlı Devleti’nin son iki yüz yıllık döneminde Türkler, Rumlar ve az sayıda Ermeni ailenin yaşadığı ve daha sonra İzmir Limanı nedeniyle Osmanlı Devleti tarafından sağlanan ticari imtiyazlarla birlikte şehre yerleşen Fransız, İtalyan ve İngiliz Levanten ailelerin bazıları da Seydiköy’de ikamet etmekteydi. 1923 Nüfus Mübadelesi sonrası Seydiköylü Rumlar Yunanistan’a göç ettiler. Ticari imtiyazları sona eren Levanten ailelerde Seydiköy’ü çok önceden terk etmişlerdi.    

     Yunanistan’da doğan ve ataları yüz yıllardır orada yaşayan Türklerden bazıları mübadele ile birlikte Seydiköy’e yerleştiler. Savaşın yıkıntılarından modern bir devlet ve cumhuriyet ortaya çıkarmak isteyen Atatürk ve arkadaşlarının zamana ihtiyacı vardı. Ekonomik sıkıntıların had safhada olduğu bir dönemde mübadelenin berberinde getirdiği zorluklarla uğraşan Türkiye Devleti gelenlerin iskanı için elindeki kıt imkanları da adalet içinde paylaştırabilmenin gayretindeydi.

     Seydiköy’e yerleşen Türklere de diğer mübadillere olduğu gibi sığınacak bir ev, geçinebilmeleri için ekebilecekleri bir iki dönüm tarla, birkaç zeytin ağacı bir iki baş hayvan dağıtılacaktı!

      Yokluğun ve yoksulluğun pençesinde onurlu bir bağımsız gelecek hep birlikte elde edilecekti. Drama, Selanik çevresinde atalarının ektiği ve biçtiği ne varsa şimdi Seydiköy’deki tarlalarda da o olacaktı. Tütün onlar için en önemli belki de tek geçim kaynağıydı ve uzun yıllar öyle de kalacaktı. Ta ki “İzmir’deki” tütün ve tekstil fabrikaları, devletin TEKEL’i kuruluncaya kadar! Tarladaki ürün çeşidi olmasa da zamanı geldikçe Seydiköylü ailenin gelir kalemleri artmaya başladı. Hem tarladaki üretim ailecek sürdürülmekte hem de fabrikada iş bulan baba, anne veya aileden bir birey de evine hem ekmek getiriyordu hem de bereket!

     Kısa bir özetini çıkarmaya çalıştığımız Seydiköy’ün yaşam ve üretim kültürünü gelecek kuşaklara aktarmak adına 2010 yılında kurulan Seydiköylüler Derneği’de bu yolda bir biri ardında etkinlikler düzenliyor.

     İşe dernek binası olarak kullanacakları eski bir Rum evini restore ederek başlayan Seydiköylüler Derneği kuruldukları gündem bugüne geçen 12 yıllık zamanda, bu uğurda çok sayıda etkinlik gerçekleştirmenin haklı gururunu paylaşıyor.

     Yunanistan’da kalan Ata topraklarına düzenlenen kültürel turlar, 7’den 77’ye tüm Seydiköylü aileleri bir araya getiren Birlik ve Dayanışma geceleri, dernek bünyesinde oluşturdukları Türk Halk Müziği Korosu’nun sahne aldığı konserler ve yine dernek bünyesinde oluşturduklar Tiyatro Topluluğu’nun sahnelediği oyunlar, gösteriler…

     Tüm bunların başarılmasında büyük paya sahip ve 12 yıldır bir topluluğa yön veren biri; Hakan Süvari.

     1967 yılında Vedat, Selva Süvari çiftinin oğlu olarak dünyaya gelen Hakan Süvari, küçük yaşlarda atıldığı iş hayatında çok çalışarak bu günlere azimle geldi ve şimdilerde İzmir’de kendi alanında ilerleyen bir sektör temsilcisi ve başarılı bir iş insanı.

     Duygularını “Arkadaşlarım yazın okullar bittiğinde gezerler, oynardı. Ben ise hep çalışmak zorundaydım. İşin temelinde yetişmiş olan biri olarak çok ter döktüm, çok emek verdim. Ama hiç yüksünmedim. Aksine işime, ekmeğime hep dört elle sarıldım” sözleriyle ifade eden Süvari bundan büyük onur duyduğunu da ortaya koyuyor.

     İş insanı olarak elde ettiği başarısını kamuoyu ile paylaşma olarak gördüğü sivil toplum alanında da sürdüren Hakan Süvari bunu bir yerde de yaşam prensibi olarak ta içselleştirmiş.

Hakan Süvari ile Yerel Haberci Dergisi olarak bir röportaj gerçekleştirdik. Sayın Süvari verdiği cevaplarla Seydiköylüler Derneği’nin yaptıklarını yapacaklarını anlattı.

     İşte o röportaj.

     Yerel Haberci: Sayın Süvari yoğun bir çalışma temponuz ve dernekçilik faaliyetleri arasında bize de zaman ayırdığınız için öncelikle çok teşekkür ederiz.

     Hakan Süvari: Bende bize bu fırsatı bizlere verdiğiniz için Seydiköylüler Derneği ve şahsım olarak bende sizlere çok teşekkür ederim. Yerel Haberci ve bu yayının imtiyaz sahibi Türker Küpcük olarak bize bugüne kadar çok değer verdiniz ve haberlerinizle gerek ilçe kamuoyunda gerekse kamuoyunda yer verdiğiniz için sizlere müteşekkiriz.

     Yerel Haberci: Biz gerçekleştirdiğimiz ve ortaya koyduğumuz yayıncılık anlayışı ile sivil toplum kuruluşları başta olmak üzere toplumun tüm kesimlerini kamuoyu ile buluşturmaktan bizlerde de oldukça mutluyuz. Sayın Süvari kamuoyu sizi ilk olarak Seydiköylüler Derneği Başkanı ve derneğinizin gerçekleştirdiği sosyal kültürel ve sportif faaliyetle tanıdı. Elbette bu konuda ifade edeceğiniz çok sayıda ayrıntı var. Bu konulara girmeden önce öncelikle sizi ve ailenizi biraz daha yakından tanımak isteriz!

     Hakan Süvari: 1967 yılında Seydiköy / Gaziemir’de dünyaya geldim. 1991 yılında Berrin hanım ile evlendim. 1992 yılında kızımız Beril dünyaya geldi. Daha sonra 2003 yılında oğlumuz Barış’ı kucağımıza aldık. Ailemiz yıllar içinde büyüdü. Kızımız Yiğit Bacakoğlu ile evlendi. Şimdi Adalina adında şirin bir kız torunumuz var.

     Yerel Haberci: Ne mutlu. Genç yaşta torunuzu da gördünüz. Sayın Süvari iş yaşamınız ile ilgili neler söylersiniz?

     Hakan Süvari: İş yaşamına çok genç yaşta işe atıldım. başladığım iş hayatımda kendi işyerimi açarak devam ettim. 1993 yılında Hakan Alüminyum olarak işimi geliştirdim. Zamanla artan iş potansiyeli ile birlikte şirketleşme kararı aldım. Üçgen Metal Ltd.Şti.’ni yaşama geçirdim. Alüminyum cephe firması olarak Üçgen Metal bugün gerçekleştirdiği üretimler ve önde tuttuğu kalite anlayışı ile ticari hayatımda emin adımlarla yoluma devam ediyor ve 30. Yılımı doldurmanın gururunu yaşıyorum.

     Yerel Haberci: İş yaşamınızın yanı sıra aynı başarıyı sivil toplum alanında da gözlemliyoruz. İş insanı olarak kendi mecranızda ilerlediğiniz bir süreçte Gaziemir kamuoyunun karşısına bir anda Seydiköylüler Derneği Başkanı olarak çıktınız. Bu süreç nasıl gelişti, neler oldu bizlerle paylaşabilir misiniz?

     Hakan Süvari: Tabi ki. Elbette bu sürecin de bir de öncesi var. 2000 yılında düzenlenen bir tur vesilesi ile geçmişte dedemin yaşadığı yerleri görmek için Yunanistan’a gitmiştim. Kavala korcu Köyü’ne vardığımda dedemin doğduğu evi bulmak nasip oldu. Ailece çok duygulu anlar yaşadık. Bu bizde artık her yıl devam eden bir alışkanlık oldu ve Kavala’ya gidip gelmeye başladık. 2010 yılında bizlerin geçmiş kültürünü yaşatmak ve gelecek kuşaklara aktarma adına Seydiköylüler Derneği kuruldu ve bende seve seve bu derneği kurucuları arasında yer aldım. İlk genel kurul ile birlikte üyelerin oybirliği ile dernek Başkanı olarak seçildim. 13 yıl önce başladığım bu görevimi gururla sürdürüyorum. Ben ve arkadaşlarım ilk günkü azmimle durmadan yorulmadan Seydiköyülere, Gaziemirlilere hizmet etmeye devam ediyoruz. Bu görev bana ve arkadaşlarıma ayrı bir gurur ve güç veriyor.

     2010 yılında7 kişi ile kurulan ve ardından 9 kişilik yönetim kurulu ile hizmet veren Sediköylüler Derneği bugün son genel kurulda yaptığı tüzük değişikliği ile 19 kişilik bir yönetime sahip. Çok önemli ve kıymetli çalışkan yönetim kurulu üyelerimizle birlikte  derneğimiz daha da büyüterek yolumuza devam ediyoruz. Seydiköylüler Derneği olarak bugüne kadar birçok kişi kurum ve kuruluşlara yardımda bulunduk. Çok önemli etkinliklerde gerçekleştirdik. Dernek olarak kendi geçmiş yaşam kültürümüzü anlatan çok önemli oyunları sahneleyen Seydiköylüler Derneği Tiyatro Topluluğu’nu meydana getirdik. Şimdi 40 kişilik ve tamamı ile gönüllü olan dev bir kadro ile çalışıyoruz. Buradan emeği geçen herkese bir kez daha çok teşekkür ediyorum.

     Seydiköylüler Derneği olarak kurduğumuz Türk Halk Müziği Korosu ile de sanatsal yapımızı daha da güçlü bir şekilde ortaya koyduk. Verdiğimiz konserlerle Gaziemir’in sanatsal yaşamına çok önemli katkı sağladık.

     2022 yılı etkinlik takviminde ön gördüğümüz tüm faaliyetlerimizin büyük bir bölümünü gerçekleştirdik.

     Bu yıl THM Korosu Konseri hazırlıklarını bu yıl Ali Hikmet Gökçen hocamızla gerçekleştirdik. Provalarımızı Gaziemir Serhat Sığnak Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Çok Amaçlı Salonu’nda yaptık. 6 ay süren çalışmalarımızda yer alan başta Ali Hikmet Gökçen hocamız olmak üzere tüm koro üyelerimize teşekkür ediyorum. Çok büyük emek verdiler. Verilen tüm emeklerin karşılığı ise 30 Mart 2022 günü gerçekleşen konserimize büyük ilgi gösteren Gaziemirli sanatseverlerin alkışlarıyla aldılar. Ege Eğitim Vakfı Okulları Gaziemir Yerleşkesi’ndeki  650 kişilik salonu tamamıyla dolduran Gaziemirlilere o gece bir de Nusret Taşçı hocamızı anlatan bir belgesel gösterimi de gerçekleşti. Nusret hocamızı ve Seydiköy’den Gaziemir’e gelişen yaşamı yaptığı belgeselle çok iyi ortaya koyan ve bizlere hediye eden Türker Küpcük’e teşekkürlerimi ayrıca ifade etmek isterim. Gaziemirlilerin Nusret Taşçı anısına düzenlediğimiz Balkanlar’dan Seydiköy’e Türkü Kervanı Konseri’ne olan ilgisi bizleri ziyadesiyle mutlu etti. İleri ki etkinlikler ve çalışmalar için güç ve destek verdi. Bizleri müzik adına bu günlere taşıyan, büyük üstadımız ve aramızdan erken ayrılmış olan ağabeyimiz Nusret Taşçı’nın Seydiköylüler Derneği Türk Halk Müziği Korosu’nun kurulmasında çok büyük, çok değerli emeği var. Kendisini bir kez daha rahmetle ve saygıyla anıyoruz. Kederli ailesinin acısını paylaşıyor ve baş sağlığı dileğimizi iletiyoruz.

     Yaşanan pandemi süreci nedeniyle henüz gerçekleştiremediğimiz ancak gerçekleştirmeyi arzu ettiğimiz Seydiköylüler Derneği Türk Sanat Müziği Korosu projemiz de var. Koro çalışmalarımızı Yücel Özgür hocamızla sürdürüyorduk. Ne yazı ki araya pandemi girdi. Emekleri için çok teşekkür ediyorum.

     Seydiköylüler Derneği Tiyatro Topluluğu’na gelirsek, Mustafa Kurağ ve Pınar Soğan’ın yönetiminde yaklaşık 9 ay boyunca bir oyun için hazırlandık. Salı ve Perşembe olmak üzere hafta da iki kere provalarımız vardı. Oyuncularımız güzel bir oyun çıkarabilmek için çok ter döktüler, büyük emek verdiler. 7 ve 8 Haziran’da  iki gece Gaziemir AKM’de Gaziemirli sanatseverlerin karşında sahne alarak çok başarılı bir oyun ortaya koydular. Oyunumuzda yine Seydiköy’ün geçmiş yaşantısından kesitler içeren sahnelere yer verdik. Oldukça beğeni topladı herkes gülerek keyifli bir oyun izlediler. Tüm ekibi bir kez daha tebrik ediyor ve kutluyorum. Üçüncü sahnemiz ise Gaziemir meydanındaydı. 21 Eylül’de meydana kurulan sahnede oynanan tiyatro çok büyük ilgi ile karşılandı. O akşam meydan adeta doldu taştı. Seydiköylüler Derneği, Gaziemir’in sanat yaşamında ayrı bir tarih yazdı. Bu tarihin yaşanmasında İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Tunç Soyer’n ayrı bir katkısı bulunuyor. O’na vermiş olduğu katkılarından dolayı çok teşekkür ediyorum.

     Yerel Haberci: Hakan bey Seydiköylüler Derneği’nin, bu coğrafyada ve bu ilçede geçmişten günümüze yaşayan ailelerin kültürlerini gelecek kuşaklara aktarma gibi önemli bir misyonu üstlendiğini biliyoruz. Sizler de bunu çoğu kere çıktığınız platformlarda ve kürsülerde ifade ettiniz. Seydiköylüler Derneği İzmir’deki eş değer derneklerden en farklı özelliği kültürünü sanatla ve bu bağlamda gerçekleştirdiği sosyal etkinlikle ortaya koyduğunu biliyoruz. İzmir’de çok az görülebilecek belki de tek Dostluk ve Dayanışma geceleriniz, kendi bünyenizde oluşturduğunu Türk Halk Müziği Korosu ve Tiyatro Topluluğu ile Gaziemir’in yanı sıra İzmir’in sosyal yaşamında çok önemli bir renklilik ve zenginlik katıyorsunuz. Başarılı çalışmalarınız için sizin şahsınızda bizde Seydiköylüler Derneği’ne çok teşekkür ediyoruz.

     Hakan Süvari: Bizde yaptığınız haberler ile ilçemizin gelişimine yaptığınız katkılardan dolayı size de ayrıca teşekkür ediyoruz.

     Yerel Haberci: 2022 yılı Seydiköylüler Derneği açısından hayli başarılı bir yıl oldu. Konserinizi ve tiyatro oyunlarınızla kitlelere ulaştınız. Peki 2023 yılı? Yine aynı performansı görebilecek miyiz?

     Hakan Süvari: Hiç şüpheniz olmasın.

     Yerel Haberci: Seydiköylüler Derneği Başkanı olarak görevinizi sürdürdüğünüz esnada bir de bir dönem spor kulübü başkanlığı da yaptınız. Gerek maddi, gerekse manevi yönden zorlayıcı bir dönem olsa gerek? Spor kulübü döneminizden de kısaca bahseder misiniz?

     Hakan Süvari: 1954 yılında kurulan Gaziemir Spor, biz Gaziemirliler için çok büyük önem taşıyor. öncelikle bu güzide kulübümüzü bugünlere değin taşıyan herkese çok teşekkür ediyorum ve kutluyorum.  2014 yılından itibaren 4 dönem  Gaziemir Gençlik Spor olarak faaliyet gösteren bu güzide camiada, Başkan olarak görev yapmış olarak benim içinde ayrı bir gurur ve deneyim oldu. Birlikte görev aldığımız yönetim kurulumuzla birlikte Gaziemir Gençlik Spor’un başarısı için gerçekten de büyük özveri gösterdik. Geçmişte üçüncü lig tecrübesi görmüş Yeşil Beyaz’a gönül vermiş camiamıza, taraftarlarımızı yıllar sonra yeniden canlandırmanın gayretine düştük. Bir önceki sezonda farklı bir adla yarışan bu kulüp İzmir Süper Amatör’den, Bölgesel Lige yükselse de yeni ligin mali yükünü karşılamaktan uzaktı. Yarışmacı statüsünü kazanabilmek için dahi federasyona aidat ödeme yapacak gücü dahi kalmamıştı. İşte tam bu noktada biz görevi devraldık. Bölgesel Ligin ilginç statüsü gereği bir sezon tecrübe ettikten sonra yeniden Süper Amatöre geri döndük.  O gün taraftarımıza verdiğimiz bir söz verdik; Daha önce play-off mücadelesi sonucu elde ettiğimiz Bölgesel Lige, yeni sezonda bu kez şampiyon takım olarak dönecektik. 2015-2016 sezonu İzmir Süper Amatör Lig’in en önemli sezonlarından biridir. Her iki grupta yarışan takımlar gerçekten de çok iyi mücadeleler ortaya koydu. Başta Gaziemirli taraftarlarımız olmak üzere futbolseverler  futbol adına çok kaliteli güzel maçları izledi. Taraftarlarımızın sürekli artan desteği, yönetim olarak bizim bu desteğe verdiğimiz maddi, manevi profesyonel katkı, teknik ekibin, futbolcularımızın çabası ortaya bir takım ruhu ve güçlü bir kulüp çıkardı. 2015-2016 sezonunda şampiyon olarak muhteşem bir başarıya imza attık. Yeşil Beyaz camia olarak Gaziemirlileri meydana döktük, şampiyonluk sevincini doyasıya yaşadık. Bu hepimiz için büyük bir gururdu. Gaziemir Gençlik Spor’da Başkan olarak görev yaptığım 4 dönemde, camianın başarısı için elimden gelen çabayı ortaya koydum, maddi, manevi olarak büyük özveri gösterdim.  Gaziemir Gençlik Spor bugün ilçede mücadele eden takımlar arasında potansiyeli en büyük kulüp olma özelliğini koruyor. Bugünden çok daha iyi yerlere de taşınabilecek noktadadır. Bir taraftar olarak, Gaziemirliler olarak kulübümüzü hak ettiği üçüncü lige çıkmasını, ikinci lige çıkmasını görmeyi çok arzu ediyorum.

     Yerel Haberci: İş yaşamı, sivil toplum, spor camiası derken Hakan Süvari’nin bir de siyasi yaşamı var. 2019 yılında CHP’den Gaziemir Belediye Başkan Aday Adayı olarak aktif siyasette de yer aldınız. Hakan Süvari  siyasetin tam olarak neresinde, gelecek siyasi hedefi ne?

     Hakan Süvari: 2010 yılından itibaren üstlendiğim Seydiköylüler Derneği Başkanlığı, ardından gelen Gaziemir Gençlik Spor Kulübü Başkanlığı gibi sivil toplum alanında önemli görevlerde bulundum. Bu görevler sırasında elde ettiğim tecrübeler, gerek dernekçilik, gerekse sportif faaliyetler de yaşanılan tıkanmalar, benim için siyasetin önemini bir kez daha ortaya koydu. Uzun süredir düşündüğüm ancak ertelediğim aktif siyasi yaşama girmenin zamanın da gelmişti. Ailemin desteği arkamdaydı. Buna sivil toplum ve iş dünyası da eklenince aktif siyaset artık kaçınılmazdı. Siyasete elbette tüm ilkelerine sıkı sıkıya bağlı olduğum Atatürk’ün kurmuş olduğu Cumhuriyet Halk Partisi’nde başladım. 2019 yılındaki seçimlerde CHP’den Gaziemir Belediyesi Başkanlığı için aday adayı oldum. Bu başvuru benim ve ailem için çok önemli ve gururlu bir başlangıç oldu. Aday gösterilmem için son ana kadar çalıştım. Ancak nasip olmadı. 2024 yılında yapılacak yerel seçimlerde nasip olur ise yeniden talip olmayı düşünüyorum.

     Yerel Haberci: Seydiköy’de eski yaşam serisinde süre gelen tiyatro oyunlarınız ve son olarak ta geçmişten gelen ve bir hayli ilginç anılarınızı bu kez mizahi yönden ele aldınız.

Hakan Süvari: Evet bu kez de değişik bir oyun ile Gaziemirlilerin karşısına çıkalım istedik. Mizahi açıdan ele aldığımız konular aslında bizlere büyüklerimizin anlatımlarıydı. Senaryonun oluşum sürecinde herkesin katkısını almaya çalıştık. Öyle olunca da çok güzel bir oyun ortaya çıkmış oldu. Oyunumuzu ilk önce  2 gece üst üste Gaziemir AKM’de oynadık. İlgi ve talep nedeniyle Gaziemir meydanından açık havada oynadık. Bu oyunu sergilememizde bize sahne ve teknik destek sağlayan İzmir Büyükşehir Belediye  Başkanımız  Sayın Tunç Soyer’e ve ekibine ayrıca teşekkürü bir borç bilirim. Her zaman yanımızdaydılar. Bir kez daha destek vererek Gaziemirlilere keyifli bir akşam yaşatmamızda pay sahibi oldular.

     Yerel Haberci: Gerçekten de oyununuz Gaziemirlilerin yoğun ilgisiyle karşılandı.

     Hakan Süvari: Bugüne kadar Gaziemir’de açık havada böylesi bir tiyatro oyunu oynanmamıştı. Bu bir ilkti. Bir gecede üç kez tarih yazdığımızı düşünüyorum  ilk defa meydanda böylesi bir büyük sahne kuruldu, ilk defa canlı olarak Seydiköylül’erin sahne aldığı tamamen amatörce bir canlı tiyatro oyunu oynandı  ve ilk defa Gaziemirliler meydanı hınca hınç doldurdular inanılmaz bir kalabalık izdiham yaşandı böylesi bir kalabalık bu güne kadar hiç olmamıştı. İlgiyle izledikleri oyundan mutlu ayrıldılar. İnsanlar oyuncularımızı tebrik etmek ve fotoğraf çekilebilmek için uzun bir süre meydanda kaldılar. Bu da elbette bizleri çok mutlu etti bizleri yalnız bırakmayan halkımıza çok teşekkür ediyorum önlerinde saygı ile eğiliyorum.

     Yerel Haberci: Peki yeni dönemde yani 2023’te sanatsal etkinliklerinizin devamı gelecek mi?

     Hakan Süvari: Hiç şüpheniz olmasın. Biz şimdiden çalışmaya başladık bile. İlk olarak Türk Halk Müziği Koromuz provalarına başlayacak. Ardından diğer etkinliklerimizin çalışmaları başlayacak ve 2023 yılı da Gaziemirlilere bir dizi etkinlikle buluşturacağız.

     Yerel Haberci: Anlaşılıyor ki Gaziemirliler sizi izlemeye ve sizi takip etmeye devam edecek. Bizler de bu etkinlikleri yayınlarımızla aktarmayı sürdüreceğiz. Verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür ederiz.

     Hakan Süvari: Biz kurulduğumuz ilk günden beri Gaziemir’in kültürel ve sanatsal yönden, sosyal yönden gelişimi için üzerimize düşen görevi katkı yapıyoruz. Önümüzdeki dönemde de aynı yönde çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Bizi izlemeye devam edin. Çünkü hep birlikte çok mutlu olacağız. Ben de size çok teşekkür eder yayın hayatınızda başarılarınızın devamını dilerim. BİZ ÇOK BÜYÜK BİR AİLEYİZ.