BİR BAŞKADIR
Yerel Haberci
Hava Durumu
Arşiv
Gazete Manşetleri
RSS Beslemeleri
Linkler
// echo $giris_bas;
AnaSayfam Yap
Sık Kullanlanlara Ekle
Bize Ulaşın
Ana Sayfa
Foto Galeri
Video Galeri
Linkler

BİR BAŞKADIR

Facebook'ta paylaş
30/11/2020 , 10:29:52 Hit: 100

Bu ay , çıktığı andan itibaren dillerden düşmeyen, listelere iddialı bir giriş yapan Türk yapımı Netflix dizisi Bir Başkadır, diğer adıyla Ethos’u inceliyorum. Ortalama 50’şer dakikalık sekiz bölümden oluşan Bir Başkadır açık ara en iyi Türk Netflix dizisi tahtına oturuyor.

 

Dizinin bir diğer ismi Ethos felsefede, bireylerin geçmişe ait olan ve onların dünya görüşünü belirleyen hayati alışkanlıkları olarak tanımlanmaktadır. Dizi her iki ismiyle de bize içeriğiyle ilgili oldukça ipucu veriyor.

 

Bu çok konuşulan diziyi yazan ve yöneten isim ise Berkun Oya. Daha önce baş rollerinde Haluk Bilginer ve Ali Atay gibi isimlerin olduğu internet dizisi Masum ’un yaratıcısı olan Berkun Oya, Bir Başkadır da reji koltuğuna da oturuyor ve gerçekten yetkin bir iş çıkarmayı başarıyor. Oyuncu kadrosunun geneli başarılı isimlerden oluşan Bir Başkadır dizisi özellikle Öykü Karayel, Fatih Artman ve Funda Eryiğit’in performanslarının şahlandığı bir yapım olmuş. İyi yazılmış bir senaryo ve senaryoya yakışır etkileyici oyunculuklarla da dizi birkaç seviye birden atlamayı başarıyor.

 

Bir Başkadır, farklı sosyo-kültürel ve ekonomik sınıflardan insanları bir araya getiriyor ve bu insanların nerelerde, nasıl kesiştiğini bize izletiyor. Ailesiyle köyden İstanbul’a gelmiş ve şehre ayak uydurmakta zorlanan, dini inancı hayatındaki kararlarını etkileyecek kadar yoğun olan Meryem (Öykü Karayel) ve “Beyaz Türk” olarak yetişmiş, bir ayağı hep yurtdışında olan Psikiyatrist Doktor Peri (Defne Kayalar) gibi iki uç noktayı bir terapi odasında birleştiriyor. Berkun Oya, psikolojik danışmayı, anlatıyı güçlendirecek hatta temelini oluşturacak bir araç olarak kullanıyor.  

 

Ön yargıyı belki de en beklenmeyen yerden, bir Psikiyatristten görmek de duvara toslamış gibi hissettiriyor aslında. Peri’nin kendi terapistiyle olan konuşmasında anlıyoruz Meryem ve bütün kapalılar hakkındaki düşüncelerini. Ön yargılı olduğunun farkında olmasına rağmen yetiştirilme tarzı ve küçüklükten zihninde yer etmiş bir takım toplumsal kodlar yüzünden bir türlü bu düşüncelerden kurtulmadığıyla ilgili yakınıyor terapisti Gülbin’e (Tülin Özen).

 

Bir sahnede herkes içinden geldiği gibi konuşsa neler söylenirdi konusu konuşuluyor Peri ve Gülbin arasında. Daha sonra Gülbin’in Peri için söylediği etkili bir cümle yer alıyor..

 

“Kız saçını kapatmış sen kafanı derim, çıkar maskeni öyle konuşalım derim, gizli faşist.”

 

Dizideki hiçbir karakter belli bir yerden yazılmamış. Yani hiçbir karaktere aşağıdan ya da üstten bakılmamış, hiçbiri ne yüceltilmiş ne de yerilmiş. Zaman zaman karakterleri anlamaya çalışan bir bakış da verilmiş. Fakat yine de dizinin genelinde karakterler birer “tipleme” olmaktan çok da öteye gidememiş, biraz yüzeysel kalmışlar. Bunun sebebinin de karakterleri, ait oldukları sınıfları ve kültürleri yansıtmakta direkt bir araç olarak kullanmaları olduğunu düşünüyorum. Çoklu karakter anlatılarında sık sık karşılaştığımız bir yerden görüyoruz yine her bir karakteri. Hayatlarına sürekli olarak değiniyor fakat derine inmekten çekiniyor gibi bir tutum..

 

Yıllardan beri Türk toplumunda sorun olan ataerkil düzen, seks tabusu, cinsel kimlik bunalımları, din, para, toplumsal ve bireysel travmalar, yabancılık, yalnızlık ve daha nice problemleri bir ayna gibi yansıtıyor, doğu-batı kültürü arasında kalmışlığı, dizinin içine akla gelebilecek her türlü unsurla yedirmeyi gerçekten çok güzel başarıyor Berkun Oya.

 

Bir Başkadır, cevap arayan bir dizi değil, aksine soruyu da izleyiciye sordurtan bir dizi bence. Bu da onu didaktik olmaktan öte bir yere taşıyor. Böyle bir kaygı gütmediği için de daha samimi bir yerden yakalıyor izleyeni. Sürekli bir arada kalmışlıktan ve ayak uyduramamadan bahsediyoruz. Bunun sebebi ise karşılıklı taviz verilmemesinden kaynaklanıyor. Her iki farklı kültür yapısı da kendinden olmayanı ötekileştiren bir tavır sergiliyor. Ön yargıları silmeye çalışmıyor, bu nedenle de toplum hiçbir zaman tam olarak kaynaşamıyor. Dizinin ilerleyen bölümlerinde Meryem ve Peri’nin yargısız bir ilişkiye evirilmesi umut vaat ediyor. İletişim yine bir çözüm yolu oluyor. Dizi bir yerde bize oluşturduğu stereotipleri gelişmeye açık hale getiriyor.

 

İzleyiciyi neredeyse sürekli olarak bir gözlemci pozisyonunda tutan Berkun Oya geniş çekimden şehrin içinde gördüğümüz karakterlerimizle, zaman zaman yaptığı ani zoomlarla ya da bilinçli olarak kadrajdan çıkmasına izin verdiği minibüsle de izleyiciyi adeta tekrardan hizaya sokuyor. İzlediğinin bir dizi olduğunu hatırlatıyor.

 

Dizinin, Melisa (Nesrin Cavadzade) karakteri üzerinden işlediği “Türk dizi sektörü” de çok eleştirel bir yönden ele alınmış. Ve yine son yılların gidişatını çok güzel yansıtıyor..

 

Bir Başkadır’ın bölüm sonu jeneriklerinde Ferdi Özbeğen’in performanslarına yer verilmesi, Fransız yönetmen Maurice Pialat’ın Bosphore belgeselinden sahneler olması da tesadüf değil. Yabancı bestelere yazmış olduğu Türkçe sözler ile batı ve doğu müziğini bir araya getiren Ferdi Özbeğen ve İstanbul’un gelenekleriyle modernite arasında kalmışlığına vurgu yapan belgesel Boshpore’u kullanmak bu bağlamda dizinin vermeye çalıştığı doğu-batı kontrastı içindeki toplum ve sentez kültüre bir destek aslında. Dizinin geçiş görüntülerindeki İstanbul da tam olarak bu düşünceyi besler şekilde gösterilmiş. Yaşam standartları ve tarzları arasındaki zıtlığı iyi yansıtıyor.  

 

Gerçekten de “Bir Başkadır” benim memleketim….

 

Teknik detaylarla da anlatısını çok kuvvetlendirmiş Berkun Oya. Ses, görüntü ve oyunculuklar Türk dizilerinde alışkın olmadığımız kadar iyi. Sinematografisiyle, durağanlığıyla adeta uzun metraj bir sanat filmi izlemek gibi Bir Başkadır’ı izlemek.

 

Bir Başkadır, eleştirenin de beğenenin de çok olduğu fakat herkesin kendinden bir şeyler bulabileceği bir dizi olmuş. Şimdilik 2.sezonun gelip gelmeyeceğiyle ilgili bir açıklama yapılmamış olsa da Berkun Oya ismini duymaya devam edeceğimiz kesin. Zira kendisi Taylan Kardeşlerin Netflix’e çektiği yeni projesinde de senarist koltuğuna oturdu.

 

 

 

 

 

 

Henüz Yorum Yapılmamış. İlk Yorumu Siz Yapmak İstermisiniz ?


Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
28/04/2024 , 11:33:07 Hit: 100
SİYASET
28/04/2024 , 11:19:09 Hit: 100
SPOR
28/04/2024 , 09:48:49 Hit: 100
YAŞAM / MAGAZİN
28/04/2024 , 09:40:18 Hit: 100
SİYASET
26/04/2024 , 10:14:08 Hit: 100
AKTÜEL
25/04/2024 , 10:43:09 Hit: 100
GAZİEMİR
 
Köşe Yazarları
Köşe Yazarları
Editörün Seçtikleri
Gaziemir'den Tüm Dünyaya Yerel Haberler. Bizi Aşağıdaki Sosyal Medya Hesaplarından Takip Edebilirsiniz.
Bizi Takip Edin