Cumhuriyet Nutuk ve Ali Rıza Öğretmen
Yerel Haberci
Hava Durumu
Arşiv
Gazete Manşetleri
RSS Beslemeleri
Linkler
// echo $giris_bas;
AnaSayfam Yap
Sık Kullanlanlara Ekle
Bize Ulaşın
Ana Sayfa
Foto Galeri
Video Galeri
Linkler

Cumhuriyet Nutuk ve Ali Rıza Öğretmen

Facebook'ta paylaş
03/11/2018 , 09:21:30

Uzun ve zorlu yılların zaferle sonuçlandığı 29 Ekim 1923 Türk’ün gücünün tarihidir. Bir erdem ve gurur günüdür. Cumhuriyet demek Türk milleti için hürriyet demektir.

Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde bu kutlu güne kavuşmak hiç de kolay olmamıştır. Ülkemiz çok şehit vermiş, nice ana yavrusuz, evlatlar babasız kalmıştır. Türk insanı hem içerden hem de dışarıdan pek çok düşmanla savaşmış büyük bir mücadele sonucu milletini refaha kavuşturmuştur.

Cumhuriyeti kurmak, bu zorlu savaşları kazanmak hiçte kolay olmamıştır. Şehitlerimizin bu uğurda verdiği canların sızlamasını istemiyorsak bize düşen görev milletimizin ülkemizin çıkarları için çalışmak, hiç durmadan çalışmaktır. Bu sebepledir ki Mustafa Kemal Atatürk gençlere şöyle seslenir: “Ey yükselen yeni nesil! Gelecek sizsiniz. Cumhuriyeti biz kurduk, onu yükseltecek ve yaşatacak sizsiniz.”

 

1971 yılı aylardan Ekim.

Gaziemir Cengizhan İlkokulu 4. sınıf öğrencisiyim. Öğretmenimiz Ali Rıza Öğretmen (mesleği gibi soyadı da Öğretmen’di) sınıfa girdiğinde “Çocuklar 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı yaklaşıyor. Ben sizlere küçük bir nutuk yazdıracağım ve bunu en iyi kim çalışır okursa onu 29 Ekim’de Çarşı Meydanı’nda kürsüye çıkartacağım ve Nutuk’u O’na okutturacağım” dedi.

Bu arada size Ali Rıza öğretmenimden biraz bahsetmek isterim.

Ali Rıza öğretmenimiz 60’lı yaşlardaydı. 1944 yılında tarihe Gediz-Uşak Depremi olarak geçen felakette 17 binden fazla vatandaşımız vefat ederken, yaklaşık 44 bin vatandaşımız meydana gelen depremde yaralanmış. Bu yaralılardan biri de Ali Rıza öğretmenmiş. O felaket sonrası elli kolu çolak kalmış! Gaziemirliler O’nu Çolak Öğretmen diye bilmiş ve saymıştı!

Ali Rıza öğretmenimiz hafif kilolu ama çok tonton biriydi. Yaşıyorsa kulakları çınlasın. Vefat etmiş ise Allah rahmet eylesin!

Öğretmenimiz depremde çolak kalmış olsa da öğretmenlik sevdasından hiç vazgeçmemiş.

Yıllar sonra Gaziemir’e gelerek Cengizhan İlkokulu’nda görev yapmaya başlar.

Öğretmenimiz tam bir Atatürk sevdalısıydı. Bizlere Atamızı ve o yılları sanki canlı yaşıyormuşuz gibi heyecanla anlatırdı!

Şimdi küçük Nutuk’un bize yazdırılmasına geçebiliriz!

Ali Rıza öğretmen kara tahtanın başına geçerek, yüreğinden geçen Cumhuriyet ve Atatürk ile ilgili düşünceleri anlatırken, bizler hiçbir kelimesini kaçırmayalım diye de tane tane söyleyerek yazdırmaya özen gösteriyordu.

Üç dersin sonunda Küçük Nutuk’un yazmayı tamamlamıştık.

Ben de büyük bir iştah ve heyecanla okuldan eve dönünce yazdıklarımı mektup kağıdına temize geçtim!

O tarihlerin mektup kağıdı bugünlerin A4 ölçekli kağıdıydı.

Öğretmenimizin yazdırdığı Küçük Nutuk bir mektup kağıdı tuttu!

Sıra yazılanların okunup ezberlenmesindeydi!

Babam Tekel Sigara Fabrikası’nda çalışıyordu. Mesaisi akşam sekiz buçukta bitiyor, eve gelmesi hayli zaman alıyordu. Dolayısıyla derslerimle ilgilenmesi çokta kolay değildi.

Evde rahmetli babaannem,annem ve her daim desteğini gördüğüm ağabeyim vardı.

3 günlük hazırlıktan sonra, odamıza sandalyeyi koyup üzerine çıkarak, ezberlediğim Küçük Nutuk’u defalarca okumaya başladım!

Rahmetli annem “Aferin!”, babaannemin Pomakça  “Emçim” diye beni cesaretlendirirdi.

“Şimdi düşcen o sandalyeden!” diye uyarılarının arasında ağabeyimin elindeki mektup kağıdından ezberimin doğru olup olmadığını takip ederdi.

Bir akşam yine sandalyede okurken babam geldi. Benim meydanda nutuk okuyacağımı öğrendiğinde 29 Ekim!de bunu sen okumaya hak kazanırsan sana takım elbise diktireceğim” demesi beni daha da teşvik etmişti!

Ben ve rahmetli Adem Güneş arkadaşım ilk ikiye kaldık. Birinci birkaç gün sonra öğretmenler odasında yapılmış ve ben seçilmiştim!

Hem seçildiğim hem de babamın takım elbise diktirme sözü nedeniyle adeta havalara uçtum!

Akşam işten gelen babamı karşılayıp takım elbise sözünü hatırlattım! “Tamam!” dedi ve ertesi günü Kemeraltı’ndaki Terzi Mehmet Emin’e gittik!

Hayatımın ilk takım elbisesini 29 Ekim 1971 tarihinde giydim.

Cumhuriyet Bayramı gösterileri çarşı meydanında (bugünkü Abdullah Arda Meydanı’nda) yapılıyordu.

Çarşı Meydanı;

Arnavut Taşlı yoldan Kolejler’in evlerinin önünden sağdan itibaren  berber Köken, Kasap Talat, manav Kamil Söğütlü, Saatçi Ali, Refik Sevniç’in Kahvesi, Çernovalılar’ın Fırın(Rahmetli Zeki ve İsmail), Bakkal Hüseyin Tatar, Kör Şaban Dayı’nın Kestane Manavı, Tatarların Kahve (şimdiki Mevsim mağazasının olduğu yer!) Galip’in Bakkal, Memeda’nın Bakkal, Fayıklar’ın Manav (şimdiki Meriç’in Kahvesi!), Rahmetli İsmail Elçikoca’nın Kahvesi, Semerci Nuri, Sali Hoca’nın Yemci Dükkanı, Manav (Deveci Kamil) Selim’in Kahve (şimdiki Tatarlar’ın Kahvesi!), Rahmetli Arnavut Hilmi’nin Lokanta, Reislerin Kahve, Adil Yüksel’in Bakkal, Şeker Ali’nin dükkan, Amirin Meyhanesi (şimdiki Sevilenler Kıraathanesi) Reşitlerin Kahve, Berber Hüsnüka, Bakkallar Salih Dinler,Kemal Uzun, Karaca Kemal, Marangozlar Fehmi - Doğan Tan, Doğan Yapıcı, Kırçakçı Hasan Basri, Bombacı’nın Kahve, üst katı Tekel, alt katı Mehmet Bilik Bakkalı, Berber Mustafa Yorulmaz, Beymen Helvacı’ nın Lokanta, Dutlu Kahve, Berber Şemsettin, Bakkal İbrahim Denizmen, Pekerler’in Kahve, Fırıncı İbrahim Kamalı, Mehmet Çavuş’un Kahve (İşkodra’nın Yeri!), Bakkal Feru (şimdiki Beko Bayisi) Bakkal Kalfa Ahmet, Berber Bahri Karaca, Basmacı Osman, Kasap Kumit, Bakkal Pözüt gibi esnaflarla çevriliydi.

Sabah Çarşı Meydanı’nda iki ilkokul ve izleyiciler yerlerini almış, tören başlamıştı.

Ben şiir okuma kürsüsünün yanında sıramı beklerken, babam da rahmetli Foto İlkbahar’a beni göstermiş ve okurken fotoğrafımın çekilmesini tembihlemiş!

Ben kürsüye çıkıp bir mektup kağıdı Küçük Nutuk’ u okumaya başladım.

Herkes bitti derken ben bitirmiyordum çünkü okunan metin hayli uzundu!

Ama yinede her şeyin sonu olduğu gibi bu okumada büyük alkışlar eşliğinde bitti.

Konuşmanın ardından rahmetli Seydiköy Belediye Başkanı Aldülhamit Yavuz Ali Rıza öğretmenimi tebrik ederken hediye olarak ta bendenize bir yıl belediye otobüsüne ücretsiz binme kartı hediye etmişti.

Bu vesileyle tüm öğretmenlerimize saygılarımı sunarken kaybettiğimiz tüm büyüklerimizi şükranla anıyorum.

Büyük zorluklarla kurulan Türkiye Cumhuriyetimizin 95.yılını kutlarken Aziz Atatürk’ün ve O’nun tüm silah arkadaşlarının ve kahraman şehitlerimizin, gazilerimizin önünde bir kez daha saygıyla eğiliyorum!

Türk Milleti Onlara minnettardır!

Henüz Yorum Yapılmamış. İlk Yorumu Siz Yapmak İstermisiniz ?


Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
26/04/2024 , 10:14:08
AKTÜEL
25/04/2024 , 10:43:09
GAZİEMİR
24/04/2024 , 18:56:48
GAZİEMİR
24/04/2024 , 11:43:42
YAŞAM / MAGAZİN
23/04/2024 , 13:37:14
AKTÜEL
23/04/2024 , 13:32:29
GAZİEMİR
 
Köşe Yazarları
Köşe Yazarları
Editörün Seçtikleri
Gaziemir'den Tüm Dünyaya Yerel Haberler. Bizi Aşağıdaki Sosyal Medya Hesaplarından Takip Edebilirsiniz.
Bizi Takip Edin